Acele etmek, diye düşünüyorum, yardımcı olmaz. Örgü örmeyi öğrenirken annem böyle söylemişti. Bunun fiziksel değil, zihinsel bir alıştırma olduğunu düşünmeliyim. O yüzden ilk birkaç dakika bıçaksız alıştırma yapıp doğru duruşu ve sağ kolumun hareketlerini belirliyorum.
Eric arkamda hızlı adımlarla volta atıyor.
''Sanırım Kasıntımız kafasına fazla darbe almış,'' diyor biraz ötemdeki Peter. ''Hey, Kasıntı! Bıçağın ne olduğunu hatırlıyor musun?''
Onu duymazdan gelerek bu kez elimdeki bıçakla atış alıştırması yapıyorum ama bıçağı bırakmıyorum. Eric'in volta atışına, Peter'ın sataşmalarına, Dört'ün rahatsız edici bakışlarına kendimi tamamen kapatıyorum ve bıçağı fırlatıyorum. Bıçak havada dönüyor ve sonunda hedef tahtasına çarpıyor. Bıçak saplanmıyor ama hedefi vuran ilk adayım.
Peter yine isabet ettiremediğinde kendimi tutamayıp kıs kıs gülüyorum.
''Hey, Peter,'' diyorum. ''Hedefin ne olduğunu hatırlıyor musun?''
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder