27 Aralık 2018 Perşembe
Tazecik Kitap Yorumu: Köpek Kalbi - Mihail Bulgakov
Köpek Kalbi kısacık, içi dolu turşucuk bir kitap. Minik hacmine rağmen hem hicvi hem bilim kurguyu bir potada şahane bir şekilde eritmiş.
Esasında kitabın konusunu yazmak istemiyorum tadını kaçırmamak için, ancak arka kapakta içerikten epeyce bahsedilmiş. Eğer arka kapağı okumayı tercih ettiyseniz yorumu okumaya devam edebilirsiniz. Okumayacaksanız spoiler sayıp bu yorumu da okumamanız yerinde olur.
Profesör Filipoviç oldukça başarılı bir bilim adamıdır ve hayvanlardan aldığı çeşitli organları insanlara nakledip onları bir nevi gençleştirerek üne kavuşmuştur. En önemli deneyini gerçekleştirmek üzere de bir sokak köpeğini alır evine. Köpek Şarik'in hipofiz ve erbezlerini bir insanınkilerle değiştirir, ancak sonuç beklediği gibi olmaz... (profesör, köpeğiniz olayım şöyle çılgın deneyler yapmayın -iğrençlikte bugün.)
Kitabı okuduğumda aklıma ilk gelen, Futurama'nın Anthology of Interest II bölümünde robot Bender'ın Profesör Farnsworth sayesinde bir insana dönüştürülüşü oldu. Filipoviç'in bakış açısıyla "haddini bilmeme", geleneksel bir bakış açısıyla ise "nefsine yenik düşme" veya "iradesine sahip çıkamama" durumları yaşar Bender. Genel anlamda, biyolojik olarak bir insan gibi görünmek yeterli değildir, toplum tarafından konulmuş sözlü/sözsüz yasalara da uymak gerekir, ahlaki değerler artık onun için bir manâ taşımalıdır. Hatta, beklentilere uyduğu sürece bir insan, insan muamelesi görür de diyebiliriz (ki bunu özellikle Şarik'in durumunda şiddetle görürüz).
Kitaptaki hipofiz değişimi olayının nasıl kullanılabileceğine kafa yordum. Haliyle aklıma savunma geldi... Bunun üzerine de Fringe'i ve Walter Bishop'ı anımsamadan edemedim (gerçi savunma sanayi teknolojilerine kalmadan, çılgın deneyler yapan bilim adamı denince akla Walter'ın gelmemesi biraz zor).
Bir arkadaşım Kayıp Rıhtım Öykü Seçkisi'nin 100'ler Kulübü Kahramanları teması için Köpek Kalbi'ni esas alan bir öykü yazmıştı. Kitaptan evvel okumuştum öyküyü, haliyle unutmuşum... Şimdi tekrardan okuyunca daha bir beğendim. Sizin de okumanızı şiddetle tavsiye ederim, buradan ulaşabilirsiniz.
Mustafa Yılmaz'ın çevirisi takdire şayan, ayrıca aydınlatıcı dipnotlar için de teşekkür etmek istiyorum.
Yorumu burada bitirirken, bir yandan da kenarda duran bir diğer Bulgakov eseri Ölümcül Yumurtalar'a göz kırpıyorum...
Puan: 4
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Okumak istediğim kitaplardan ... Çeviri çok önemli bence de , beğendin madem öne alayım listemde
YanıtlaSilKeyifli okumalar dilerim şimdiden ^^ Ben de diğer Bulgakov kitaplarını aynı çevirmenden okumaya devam edeceğim.
Silbende severek ve sorgulayarak okumustum bu kitabı.
YanıtlaSilBeğenmenize sevindim :)
SilSeverek okuduğum bir kitaptı. Kitaba yazdığınız gozden bakmamistim. Teşekkürler
YanıtlaSilRica ederim, yorumu okuduğun(uz) için ben teşekkür ederim :D
Sil